Türk edebiyatı, tarih boyunca birçok farklı dönemden geçerek bugünlere gelmiştir. Bu dönemlerdeki değişimler, edebiyatın gelişimine ve etkilerine yol açmıştır. Türk edebiyatının gelişimi ve etkileri, kültürel, sosyal ve siyasi faktörlerle birlikte ele alınmalıdır.
Türk edebiyatının gelişimi, Orta Asya Türk kültüründen başlamıştır. Bu dönemde yazıya geçirilen destanlar, halkın kültürel değerlerini yansıtmış ve sözlü geleneğin yazılı bir şekilde aktarılmasını sağlamıştır. Bu destanlar, Türk edebiyatının temel taşlarından biri olarak kabul edilir.
Daha sonra İslam’ın etkisiyle Türk edebiyatı, İslami motiflerle zenginleşmiştir. Divan edebiyatı dönemi, bu etkilerin en belirgin olduğu dönemdir. Divan edebiyatı, şiirin ön planda olduğu bir dönem olup, Osmanlı İmparatorluğu’nun etkisiyle gelişmiştir. Bu dönemdeki şairler, aşk, tabiat ve din gibi konuları işlemişlerdir. Divan edebiyatı, Türk edebiyatının klasik dönemi olarak kabul edilir.
Tanzimat dönemi ise Türk edebiyatının modernleşme sürecini temsil eder. Bu dönemde Batı etkisiyle birlikte edebiyatta yeni bir anlayış ortaya çıkmıştır. Roman, hikaye ve tiyatro gibi türlerin geliştiği bu dönemde, edebiyat daha gerçekçi ve toplumsal sorunlara odaklanan bir hal almıştır. Tanzimat dönemi, Türk edebiyatının çağdaşlaşma sürecinin başlangıcı olarak kabul edilir.
Cumhuriyet dönemi ise Türk edebiyatının en önemli dönemlerinden biridir. Bu dönemde, Türk edebiyatı milli bir kimlik kazanmış ve Türk toplumunun değerlerini yansıtan eserler ortaya çıkmıştır. Cumhuriyet dönemi yazarları, toplumsal sorunları ele alırken aynı zamanda modernleşme sürecine katkıda bulunmuşlardır. Bu dönemdeki yazarlar, Türk edebiyatının uluslararası alanda tanınmasını sağlamışlardır.
Türk edebiyatının gelişimi ve etkileri, kültürel, sosyal ve siyasi faktörlerle birlikte ele alındığında, Türk toplumunun tarih boyunca yaşadığı değişimleri yansıttığı görülür. Türk edebiyatı, toplumun değerlerini korurken aynı zamanda çağdaşlaşma sürecine katkıda bulunmuş ve uluslararası alanda tanınmıştır. Bu nedenle, Türk edebiyatının gelişimi ve etkileri, Türk kültürünün ve toplumunun önemli bir parçası olarak kabul edilmelidir.