“Titanic” filmi, 1997 yılında James Cameron tarafından yönetilen ve başrollerinde Leonardo DiCaprio ile Kate Winslet’ın yer aldığı, tarihi bir romantik dram filmidir. RMS Titanic’in 1912 yılındaki ilk ve son yolculuğunu konu alır. Film, tarihi olayları ve kurgusal bir aşk hikayesini birleştirerek izleyicilere aktarır. Bu film, birçok unutulmaz sahne ve repliğe sahiptir ve bazı sözler zamanla popüler kültürün bir parçası haline gelmiştir. İşte “Titanic” filminden bazı özlü sözler:
1. “I’m the king of the world!” – Jack Dawson (Leonardo DiCaprio)
Türkçesi: “Dünyanın kralı benim!”
2. “I’ll never let go, Jack. I promise.” – Rose DeWitt Bukater (Kate Winslet)
Türkçesi: “Asla bırakmayacağım, Jack. Söz veriyorum.”
3. “A woman’s heart is a deep ocean of secrets.” – Old Rose (Gloria Stuart)
Türkçesi: “Bir kadının kalbi, sırlarla dolu derin bir okyanustur.”
4. “You jump, I jump remember?” – Jack Dawson
Türkçesi: “Sen atlıyorsan, ben de atlıyorum, hatırla mı?”
5. “Make it count. Meet me at the clock.” – Jack Dawson
Türkçesi: “Değerlendir. Saatin orada buluşalım.”
6. “Winning that ticket, Rose, was the best thing that ever happened to me… it brought me to you.” – Jack Dawson
Türkçesi: “O bileti kazanmak, Rose, başıma gelen en güzel şeydi… beni sana getirdi.”
7. “It’s been 84 years, and I can still smell the fresh paint. The china had never been used. The sheets had never been slept in. Titanic was called the Ship of Dreams, and it was. It really was.” – Old Rose
Türkçesi: “84 yıl oldu ve hala taze boyanın kokusunu alabiliyorum. Çin porselenleri hiç kullanılmamıştı. Çarşaflar hiç yatılmamıştı. Titanic, Rüyalar Gemisi olarak adlandırıldı ve öyleydi. Gerçekten öyleydi.”
8. “To make each day count.” – Jack Dawson (Toast at dinner)
Türkçesi: “Her günü değerli kılmak için.” (Akşam yemeğinde kadeh kaldırırken)
9. “You have a gift, Jack. You see people.” – Rose DeWitt Bukater
Türkçesi: “Bir yeteneğin var, Jack. İnsanları görüyorsun.”
10. “Outwardly, I was everything a well-brought up girl should be. Inside, I was screaming.” – Rose DeWitt Bukater
Türkçesi: “Dışarıdan, iyi yetiştirilmiş bir kızın olması gerektiği her şeydim. İçimde, çığlık atıyordum.”
Bu sözler, filmdeki karakterlerin duygularını ve yaşadıkları dönemin sosyal normlarını yansıtan güçlü ifadelerdir. “Titanic” filmi, bu tür etkileyici diyalogları ve sahneleriyle izleyicilerin hafızasında kalıcı bir yer edinmiştir.