Korku, insanları hem fiziksel hem de psikolojik olarak etkileyebilen güçlü bir duygudur. Bu duygu, genellikle belirsizlik, tehlike veya acı bir beklenti ile tetiklenir. Korku, edebiyat ve sinemada sıkça işlenen bir tema olup, okuyucu ve izleyicilerin adrenalin seviyelerini yükselterek, onları hikayenin içine çeker. İşte korku ile ilgili bir paragraf örneği:
“Gece yarısı, evin içindeki tüm ışıklar sönmüşken, sadece merdivenlerden gelen gıcırtılar duyuluyordu. Her adımda, bir sonraki basamağın ne kadar güvenilir olduğundan emin olamıyordu Jessica. Ayaklarının altında ahşap hışırdarken, şimdiye kadar hiç hissetmediği bir tedirginlik sardı içini. Karanlığa doğru ilerlerken, geçmişte duyduğu tüm korku hikayeleri aklından bir film şeridi gibi geçiyordu. Öyle bir andı ki, gölgeler bile canavarlara dönüşebilirdi. Her bir köşe başını dönerken, kalbinin daha hızlı attığını hissedebiliyordu. Bu korkunç sessizlik ve bekleyiş, yavaş yavaş sinirlerini tüketiyordu.”
Bu tür bir paragraf, okuyucunun korku ve gerilim hissini deneyimlemesini sağlar, görsel ve işitsel detaylar kullanılarak atmosfer yaratılır. Korku ile ilgili yazılar genelde bu tür detaylara ve kişisel duyguların derinlemesine işlenmesine odaklanır.