Kahraman anlatıcı bakış açısı, hikayede olayları aktaran kişinin, hikayenin bir parçası olduğu bir anlatı tekniğidir. Bu bakış açısında anlatıcı, genellikle ilk şahıs tekil kişi olarak (“ben”) hikayeyi aktarır ve olaylara doğrudan katılır. İşte bu bakış açısını kullanarak yazılmış birkaç örnek paragraf:
1. **Örnek Roman Paragrafı:**
“İlk gördüğüm andan itibaren biliyordum, bu kasaba benim son durağım olacaktı. Karanlık sokaklar, yabancı yüzler, hepsi bir yana, içimde bir umut yeşermişti. Burada yeni bir hayat kurabilirdim, belki de geçmişin tüm izlerinden kaçabilirdim. Ta ki o eski mektubu bulana kadar, her şey değişmişti. Mektubun kırık dökük kenarları benim gibi yıpranmıştı, ama içindeki sırlar hâlâ canlıydı.”
2. **Örnek Kısa Hikaye Paragrafı:**
“Her sabah işe gitmek için evden çıktığımda, o köşedeki yaşlı adamı görmek güne başlamam için bir ritüeldi. Adam her gün oradaydı, her zaman aynı köşede, aynı eski, solmuş koltukta oturuyor, geçen insanlara bakıyordu. Ona hiç seslenmedim, o da bana. Fakat o gün, adamın yerinde sadece boş bir koltuk vardı. Gözlerim instinktif olarak her yere adamı aradı, ama hiçbir izi yoktu. O gün işe gitmeyip, onu aramaya karar verdim.”
3. **Örnek Günlük Alıntısı:**
“Bugün okulda yine aynı çocuklar yüzünden zorluk çektim. Nereye gitsem peşimde gibi hissediyorum. Sınıfta sessizce oturup, öğretmenin anlattıklarını dinlemek istiyorum, ama sürekli fısıldaşmalar, sürekli kıkırdamalar… Kendimi dışlanmış hissediyorum. Bu durumdan kurtulmak için ne yapabilirim bilmiyorum. Belki de yarın onlara biraz daha yakın durmayı denemeliyim.”
Bu örneklerde görebileceğiniz gibi, kahraman anlatıcı bakış açısı, okuyucuya anlatıcının iç dünyasına ve duygularına derin bir giriş sağlar. Anlatıcı, olayların direkt bir parçası olduğu için, olayların etki ve sonuçlarını birebir tecrübe eder ve aktarır. Bu da hikayeye daha kişisel ve subjektif bir boyut katar.