İngilizce öğrenirken ve konuşurken bazı cümleler diğerlerine göre daha sık kullanılır. Bu cümleler, temel iletişim kurmaktan günlük konuşmalara kadar birçok farklı durumda işimize yarar. Aşağıda, İngilizcede en sık kullanılan 500 cümleyi bulabilirsiniz. Bu cümleleri öğrenerek İngilizce iletişim becerilerinizi geliştirebilir ve daha akıcı konuşabilirsiniz.
Giriş ve Tanışma
- Hello! (Merhaba!)
- Good morning/afternoon/evening! (Günaydın/Tünaydın/İyi akşamlar!)
- Hi, how are you? (Merhaba, nasılsın?)
- I’m fine, thank you. And you? (İyiyim, teşekkürler. Ya sen?)
- Nice to meet you. (Tanıştığıma memnun oldum.)
- What’s your name? (Adın ne?)
- My name is… (Benim adım…)
- Where are you from? (Nerelisin?)
- I’m from… (Ben …liyim.)
- Pleased to meet you. (Tanıştığıma memnun oldum.)
Vedalaşma
- Goodbye! (Hoşça kal!)
- Bye! (Görüşürüz!)
- See you later! (Sonra görüşürüz!)
- See you soon! (Yakında görüşürüz!)
- Take care! (Kendine iyi bak!)
- Have a nice day! (İyi günler!)
- Good night! (İyi geceler!)
Teşekkür Etme ve Rica Etme
- Thank you! (Teşekkür ederim!)
- Thanks! (Teşekkürler!)
- Thank you very much! (Çok teşekkür ederim!)
- You’re welcome! (Rica ederim!)
- No problem! (Sorun değil!)
- Please. (Lütfen.)
- Excuse me. (Affedersiniz.)
- I’m sorry. (Özür dilerim.)
Soru Sorma
- How are you? (Nasılsın?)
- What’s up? (Naber?)
- How’s it going? (Nasıl gidiyor?)
- What are you doing? (Ne yapıyorsun?)
- Where are you going? (Nereye gidiyorsun?)
- What time is it? (Saat kaç?)
- What’s the date today? (Bugün ayın kaçı?)
- How much is it? (Bu ne kadar?)
- How do you say… in English? (… İngilizcede nasıl denir?)
- Can you help me? (Bana yardım eder misin?)
Anlama ve Anlaşılmama
- I understand. (Anlıyorum.)
- I don’t understand. (Anlamıyorum.)
- Do you understand? (Anlıyor musun?)
- I know. (Biliyorum.)
- I don’t know. (Bilmiyorum.)
- What do you mean? (Ne demek istiyorsun?)
- Can you repeat that, please? (Tekrar eder misin, lütfen?)
- Can you speak slower, please? (Daha yavaş konuşabilir misin, lütfen?)
- I’m sorry, I didn’t catch that. (Özür dilerim, anlamadım.)
Onaylama ve Reddetme
- Yes. (Evet.)
- No. (Hayır.)
- Okay. (Tamam.)
- Sure. (Tabii.)
- Of course. (Elbette.)
- Definitely. (Kesinlikle.)
- Maybe. (Belki.)
- I think so. (Sanırım öyle.)
- I don’t think so. (Sanmıyorum.)
- I hope so. (Umarım öyle.)
- I’m not sure. (Emin değilim.)
Beğenme ve Beğenmeme
- I like it. (Bunu beğendim.)
- I don’t like it. (Bunu beğenmedim.)
- I love it! (Bunu çok beğendim!)
- I hate it! (Bundan nefret ediyorum!)
- It’s good/great/awesome! (Bu iyi/harika/müthiş!)
- It’s bad/terrible/awful! (Bu kötü/berbat/rezalet!)
Yetenek ve İstek
- I can… (Ben … yapabilirim.)
- I can’t… (Ben … yapamam.)
- Can you…? (Sen … yapabilir misin?)
- I want to… (Ben … istiyorum.)
- I don’t want to… (Ben … istemiyorum.)
- Do you want to…? (Sen … ister misin?)
- I would like to… (Ben … yapmak isterdim.)
- I need to… (Benim … yapmam gerek.)
- I have to… (Benim … yapmam lazım.)
Günlük İfadeler
- What’s wrong? (Ne oldu?)
- Are you okay? (İyi misin?)
- I’m tired. (Yorgunum.)
- I’m hungry. (Acıktım.)
- I’m thirsty. (Susadım.)
- I’m cold. (Üşüdüm.)
- I’m hot. (Sıcağım.)
- I’m bored. (Sıkıldım.)
- I’m happy. (Mutluyum.)
- I’m sad. (Üzgünüm.)
Diğer İfadeler
- What’s happening? (Ne oluyor?)
- What’s new? (Ne var ne yok?)
- Nothing much. (Pek bir şey yok.)
- Long time no see! (Uzun zamandır görüşmedik!)
- It’s nice to see you again. (Seni tekrar görmek güzel.)
- How’s your family? (Ailen nasıl?)
- How’s work? (İşler nasıl?)
- What do you do? (Ne iş yapıyorsun?)
- I’m a… (Ben bir …yim.)
- I’m looking for… (Ben … arıyorum.)
Sayılar
- One (Bir)
- Two (İki)
- Three (Üç)
- Four (Dört)
- Five (Beş)
- Six (Altı)
- Seven (Yedi)
- Eight (Sekiz)
- Nine (Dokuz)
- Ten (On)
Günlük Yaşam ve Aktiviteler
- What are you doing today? (Bugün ne yapıyorsun?)
- I’m working/studying. (Çalışıyorum/Ders çalışıyorum.)
- I’m going to the gym/park/cinema. (Spor salonuna/parka/sinemaya gidiyorum.)
- I’m meeting friends. (Arkadaşlarımla buluşuyorum.)
- I’m staying home. (Evde kalıyorum.)
- What do you like to do in your free time? (Boş zamanlarında ne yapmayı seversin?)
- I like to read/watch movies/listen to music. (Kitap okumayı/film izlemeyi/müzik dinlemeyi severim.)
- I like to play sports/video games. (Spor yapmayı/video oyunları oynamayı severim.)
- I like to travel/cook/draw. (Seyahat etmeyi/yemek yapmayı/resim çizmeyi severim.)
- What are your hobbies? (Hobilerin nelerdir?)
Yemek ve İçecekler
- I’m hungry. (Acıktım.)
- I’m thirsty. (Susadım.)
- What do you want to eat/drink? (Ne yemek/içmek istersin?)
- I want to eat pizza/pasta/salad. (Pizza/makarna/salata yemek istiyorum.)
- I want to drink water/coffee/tea. (Su/kahve/çay içmek istiyorum.)
- What’s your favorite food/drink? (En sevdiğin yiyecek/içecek nedir?)
- My favorite food is… (En sevdiğim yiyecek…)
- My favorite drink is… (En sevdiğim içecek…)
- Let’s go out to eat. (Dışarıda yemek yiyelim.)
- What’s for breakfast/lunch/dinner? (Kahvaltıda/öğle yemeğinde/akşam yemeğinde ne var?)
Alışveriş ve Para
- I need to buy some groceries. (Biraz market alışverişi yapmam gerek.)
- I’m going shopping for clothes/shoes. (Kıyafet/ayakkabı alışverişine gidiyorum.)
- How much is this? (Bu ne kadar?)
- It’s too expensive. (Bu çok pahalı.)
- It’s a good deal. (Bu iyi bir fiyat.)
- I’ll take it. (Bunu alacağım.)
- Do you accept credit cards? (Kredi kartı kabul ediyor musunuz?)
- Can I pay in cash? (Nakit ödeyebilir miyim?)
- Where’s the ATM? (ATM nerede?)
- I need to exchange some money. (Biraz para bozdurmam gerek.)
Seyahat ve Ulaşım
- I’m going on vacation next week. (Gelecek hafta tatile gidiyorum.)
- Where are you going? (Nereye gidiyorsun?)
- I’m going to… (Ben … gidiyorum.)
- How are you getting there? (Oraya nasıl gidiyorsun?)
- I’m flying/driving/taking the train/bus. (Uçakla/arabayla/trenle/otobüsle gidiyorum.)
- Where’s the airport/train station/bus stop? (Havalimanı/tren istasyonu/otobüs durağı nerede?)
- How much is the ticket? (Bilet ne kadar?)
- I need to book a hotel/flight. (Bir otel/uçuş rezervasyonu yapmam gerek.)
- I’m lost. (Kayboldum.)
- Can you help me find my way? (Yolumu bulmama yardım eder misiniz?)
Sağlık ve Hastalık
- I don’t feel well. (Kendimi iyi hissetmiyorum.)
- I have a headache/stomachache/cold. (Başım/karnım ağrıyor/üşüttüm.)
- I need to see a doctor. (Doktora görünmem gerek.)
- I have an appointment with the doctor. (Doktorla randevum var.)
- What are your symptoms? (Belirtileriniz nelerdir?)
- I have a fever/cough/sore throat. (Ateşim/öksürüğüm/boğazım ağrıyor.)
- I need to take some medicine. (Biraz ilaç almam gerek.)
- I’m allergic to… (Ben … alerjim var.)
- I need to go to the hospital. (Hastaneye gitmem gerek.)
- I hope you feel better soon. (Umarım yakında iyileşirsin.)
Hava Durumu
- What’s the weather like today? (Bugün hava nasıl?)
- It’s sunny/cloudy/rainy/windy/snowy. (Güneşli/bulutlu/yağmurlu/rüzgarlı/karlı.)
- It’s hot/warm/cool/cold. (Sıcak/ılık/serin/soğuk.)
- What’s the temperature? (Sıcaklık kaç derece?)
- It’s … degrees Celsius/Fahrenheit. (… santigrat/Fahrenheit derece.)
- I need to bring an umbrella/jacket/hat. (Şemsiye/ceket/şapka almam gerek.)
- I love sunny/rainy/snowy days. (Güneşli/yağmurlu/karlı günleri severim.)
- I hate hot/cold weather. (Sıcak/soğuk havadan nefret ederim.)
- What’s the forecast for tomorrow? (Yarın için hava durumu tahmini nedir?)
- It’s supposed to be… ( … olması bekleniyor.)
Zaman ve Tarihler
- What time is it? (Saat kaç?)
- It’s… o’clock. (… saat.)
- It’s half past… (… buçuk.)
- It’s a quarter past/to… (… çeyrek geçiyor/var.)
- What day is it today? (Bugün günlerden ne?)
- It’s Monday/Tuesday/Wednesday/Thursday/Friday/Saturday/Sunday. (Bugün Pazartesi/Salı/Çarşamba/Perşembe/Cuma/Cumartesi/Pazar.)
- What’s the date today? (Bugün ayın kaçı?)
- It’s the … of… (Bugün … …si.)
- What year is it? (Yıl kaç?)
- It’s… (… yılı.)
Duygular ve Düşünceler
- I’m happy/sad/angry/excited/nervous/scared. (Mutluyum/üzgünüm/kızgınım/heyecanlıyım/gerginim/korkuyorum.)
- I feel good/bad/tired/stressed/relaxed. (Kendimi iyi/kötü/yorgun/stresli/rahatlamış hissediyorum.)
- I think it’s a good idea/bad idea. (Bence bu iyi/kötü bir fikir.)
- I agree/disagree. (Katılıyorum/katılmıyorum.)
- I believe/don’t believe it. (Buna inanıyorum/inanmıyorum.)
- I hope so/I hope not. (Umarım öyle/Umarım öyle değil.)
- I’m interested in… (Ben … ile ilgileniyorum.)
- I’m worried about… (Ben … hakkında endişeliyim.)
- I’m curious about… (Ben … hakkında meraklıyım.)
- I’m looking forward to… (Ben … dört gözle bekliyorum.)
Teknoloji ve İnternet
- I need to charge my phone/laptop. (Telefonumu/dizüstü bilgisayarımı şarj etmem gerek.)
- I’m having trouble connecting to the internet. (İnternete bağlanmakta sorun yaşıyorum.)
- My computer crashed. (Bilgisayarım çöktü.)
- I need to update my software. (Yazılımımı güncellemem gerek.)
- I’m addicted to my phone. (Telefonuma bağımlıyım.)
- I can’t live without the internet. (İnternetsiz yaşayamam.)
- I use social media to stay connected with friends and family. (Arkadaşlarım ve ailemle bağlantıda kalmak için sosyal medyayı kullanıyorum.)
- I use the internet for research/shopping/entertainment. (Araştırma/alışveriş/eğlence için interneti kullanıyorum.)
- I’m learning how to code. (Kod yazmayı öğreniyorum.)
- I’m interested in artificial intelligence. (Yapay zeka ile ilgileniyorum.)
Eğitim ve Öğrenme
- I’m going to school/university. (Okula/üniversiteye gidiyorum.)
- I’m studying English/math/science. (İngilizce/matematik/fen çalışıyorum.)
- I have a test/exam tomorrow. (Yarın sınavım var.)
- I need to write a paper/essay. (Bir makale/deneme yazmam gerek.)
- I’m doing my homework. (Ödevimi yapıyorum.)
- I’m learning a new language. (Yeni bir dil öğreniyorum.)
- I’m taking an online course. (Çevrimiçi bir kursa katılıyorum.)
- I’m reading a book for school. (Okul için bir kitap okuyorum.)
- I’m going to the library. (Kütüphaneye gidiyorum.)
- I want to learn more about… (Ben … hakkında daha fazla şey öğrenmek istiyorum.)
İş ve Kariyer
- I have a job interview tomorrow. (Yarın iş görüşmem var.)
- I’m looking for a job. (İş arıyorum.)
- I’m working on a project. (Bir proje üzerinde çalışıyorum.)
- I have a meeting at… (Saat …da toplantım var.)
- I’m busy right now. (Şu anda meşgulüm.)
- I need to finish this report. (Bu raporu bitirmem gerek.)
- I’m going on a business trip. (İş seyahatine çıkıyorum.)
- I’m working from home today. (Bugün evden çalışıyorum.)
- I’m looking for a new career. (Yeni bir kariyer arıyorum.)
- I’m retired. (Emekliyim.)
Spor ve Egzersiz
- I like to play soccer/basketball/tennis. (Futbol/basketbol/tenis oynamayı severim.)
- I go running/swimming/cycling every day. (Her gün koşuya/yüzmeye/bisiklete binerim.)
- I go to the gym three times a week. (Haftada üç kez spor salonuna giderim.)
- I’m training for a marathon. (Maraton için antrenman yapıyorum.)
- I’m a fan of… (Ben … hayranıyım.)
- I watch sports on TV. (Televizyonda spor izlerim.)
- I like to go hiking/camping/fishing. (Doğa yürüyüşüne/kamp yapmaya/balık tutmaya gitmeyi severim.)
- I’m learning how to play golf. (Golf oynamayı öğreniyorum.)
- I’m a member of a sports team. (Bir spor takımının üyesiyim.)
- I’m going to the game tonight. (Bu akşam maça gidiyorum.)
Hobiler ve İlgi Alanları
- I like to read books/magazines/comics. (Kitap/dergi/çizgi roman okumayı severim.)
- I’m a big fan of movies/TV shows. (Film/dizi hayranıyım.)
- I like to listen to music/podcasts. (Müzik/podcast dinlemeyi severim.)
- I play a musical instrument. (Enstrüman çalıyorum.)
- I like to sing/dance. (Şarkı söylemeyi/dans etmeyi severim.)
- I’m learning how to paint/draw/sculpt. (Resim/çizim/heykel yapmayı öğreniyorum.)
- I like to cook/bake/garden. (Yemek yapmayı/fırınlamayı/bahçe işleriyle uğraşmayı severim.)
- I’m a collector of… (Ben … koleksiyoncusuyum.)
- I like to learn new things. (Yeni şeyler öğrenmeyi severim.)
- I’m always looking for new hobbies. (Her zaman yeni hobiler arıyorum.)
Günlük Rutinler
- I wake up at… (Saat …da uyanırım.)
- I have breakfast/lunch/dinner at… (Saat …da kahvaltı/öğle yemeği/akşam yemeği yerim.)
- I go to bed at… (Saat …da yatarım.)
- I take a shower/bath every day. (Her gün duş alırım/banyo yaparım.)
- I brush my teeth twice a day. (Günde iki kez dişlerimi fırçalarım.)
- I get dressed/undressed. (Giyinirim/soyunurum.)
- I make my bed. (Yatağımı yaparım.)
- I do the laundry. (Çamaşır yıkarım.)
- I do the dishes. (Bulaşık yıkarım.)
- I clean the house. (Evi temizlerim.)
Ev ve Aile
- I live in a house/apartment. (Bir evde/apartman dairesinde yaşıyorum.)
- I live with my family/friends/partner. (Ailem/arkadaşlarım/partnerimle yaşıyorum.)
- I have … brothers and sisters. (… kardeşim var.)
- I’m married/single/divorced. (Evliyim/bekarım/boşanmışım.)
- I have … children. (… çocuğum var.)
- I’m a grandparent. (Büyükbabayım/büyükanneyim.)
- I love spending time with my family. (Ailemle vakit geçirmeyi severim.)
- I miss my family. (Ailemi özlüyorum.)
- I’m going to visit my family next week. (Gelecek hafta ailemi ziyaret edeceğim.)
- Family is important to me. (Aile benim için önemlidir.)
Yemek Pişirme ve Tarifler
- I’m making dinner tonight. (Bu akşam yemeği ben yapıyorum.)
- What are we having for dinner? (Akşam yemeğinde ne yiyoruz?)
- I need to buy some ingredients. (Biraz malzeme almam gerek.)
- Can you help me chop the vegetables? (Sebzeleri doğramama yardım eder misin?)
- I’m following a recipe. (Bir tarif takip ediyorum.)
- I’m trying a new recipe tonight. (Bu akşam yeni bir tarif deneyeceğim.)
- I love to cook/bake. (Yemek yapmayı/fırınlamayı severim.)
- I’m not a very good cook. (Çok iyi bir aşçı değilim.)
- I’m learning how to cook. (Yemek yapmayı öğreniyorum.)
- I’m taking a cooking class. (Aşçılık kursuna gidiyorum.)
Alışkanlıklar ve Tercihler
- I always/usually/sometimes/never… (… her zaman/genellikle/bazen/asla yapmam.)
- I prefer… to… (… yerine … tercih ederim.)
- I like/don’t like… (… severim/sevmem.)
- I’m used to… (… alışkınım.)
- I’m trying to… (… yapmaya çalışıyorum.)
- I’m trying to quit smoking/drinking. (Sigarayı/alkolü bırakmaya çalışıyorum.)
- I’m trying to lose weight/get in shape. (Kilo vermeye/formda kalmaya çalışıyorum.)
- I’m trying to save money. (Para biriktirmeye çalışıyorum.)
- I’m trying to be more organized. (Daha düzenli olmaya çalışıyorum.)
- I’m trying to learn a new skill. (Yeni bir beceri öğrenmeye çalışıyorum.)
Güncel Olaylar ve Haberler
- Did you hear about…? (… duydun mu?)
- What do you think about…? (… hakkında ne düşünüyorsun?)
- I read an interesting article about… (… hakkında ilginç bir makale okudum.)
- I saw a news report on… (… hakkında bir haber gördüm.)
- I’m following the… story. (… hikayesini takip ediyorum.)
- I’m worried about… (… hakkında endişeliyim.)
- I’m hopeful about… (… hakkında umutluyum.)
- I think it’s important to… (… önemli olduğunu düşünüyorum.)
- I’m not sure what to think about… (… hakkında ne düşüneceğimi bilmiyorum.)
- I’m trying to stay informed about… (… hakkında bilgi sahibi olmaya çalışıyorum.)
Kültür ve Sanat
- I like to go to museums/art galleries. (Müzelere/sanat galerilerine gitmeyi severim.)
- I enjoy watching plays/operas/ballets. (Oyun/opera/bale izlemekten hoşlanırım.)
- I’m a fan of classical/jazz/rock music. (Klasik/caz/rock müzik hayranıyım.)
- I like to read poetry/fiction/non-fiction. (Şiir/kurgu/kurgu olmayan kitaplar okumayı severim.)
- I’m interested in learning more about different cultures. (Farklı kültürler hakkında daha fazla şey öğrenmekle ilgileniyorum.)
- I think art is important. (Sanatın önemli olduğunu düşünüyorum.)
- I’m trying to learn more about art history. (Sanat tarihi hakkında daha fazla şey öğrenmeye çalışıyorum.)
- I’m going to a concert/festival this weekend. (Bu hafta sonu bir konser/festivale gidiyorum.)
- I’m a member of a book club. (Bir kitap kulübünün üyesiyim.)
- I’m learning how to play the piano/guitar/violin. (Piyano/gitar/keman çalmayı öğreniyorum.)
Diğer İfadeler
- It’s up to you. (Sana kalmış.)
- It depends. (Duruma göre değişir.)
- It’s a long story. (Uzun hikaye.)
- I’m in a hurry. (Acele ediyorum.)
- I’m running late. (Geç kalıyorum.)
- I have a lot on my mind. (Aklımda çok şey var.)
- I’m feeling overwhelmed. (Bunalmış hissediyorum.)
- I need a break. (Molaya ihtiyacım var.)
- I’m just going with the flow. (Akışına bırakıyorum.)
- I’m taking it one day at a time. (Günübirlik yaşıyorum.)
Seyahat ve Tatil
- I’m planning a trip to… (… bir gezi planlıyorum.)
- I’m going on vacation next month. (Gelecek ay tatile gidiyorum.)
- I’m looking forward to my vacation. (Tatilimi dört gözle bekliyorum.)
- I’m going to relax on the beach. (Sahilde dinleneceğim.)
- I’m going to explore the city. (Şehri keşfedeceğim.)
- I’m going to visit some historical sites. (Bazı tarihi yerleri ziyaret edeceğim.)
- I’m going to try the local cuisine. (Yerel mutfağı deneyeceğim.)
- I’m going to take a lot of pictures. (Bir sürü fotoğraf çekeceğim.)
- I’m going to buy some souvenirs. (Biraz hediyelik eşya alacağım.)
- I hope to have a great time. (Umarım harika vakit geçiririm.)
Arkadaşlık ve İlişkiler
- I’m going out with my friends tonight. (Bu akşam arkadaşlarımla dışarı çıkıyorum.)
- I’m having a party this weekend. (Bu hafta sonu parti veriyorum.)
- I’m meeting my friend for coffee. (Arkadaşımla kahve içmek için buluşuyorum.)
- I’m going to a wedding/birthday party. (Bir düğün/doğum günü partisine gidiyorum.)
- I’m in a relationship. (Bir ilişkim var.)
- I’m single. (Bekarım.)
- I’m looking for a partner. (Bir partner arıyorum.)
- I’m happy with my relationship. (İlişkimden mutluyum.)
- I’m going through a breakup. (Ayrılık yaşıyorum.)
- I need some advice about my relationship. (İlişkim hakkında biraz tavsiyeye ihtiyacım var.)
Duygusal Durumlar
- I’m feeling stressed/overwhelmed. (Stresli/bunalmış hissediyorum.)
- I’m feeling down/depressed. (Moralsiz/depresif hissediyorum.)
- I’m feeling anxious/worried. (Endişeli/kaygılı hissediyorum.)
- I’m feeling lonely. (Yalnız hissediyorum.)
- I’m feeling homesick. (Evimi özlüyorum.)
- I need someone to talk to. (Konuşacak birine ihtiyacım var.)
- I need to take a break. (Mola vermem gerek.)
- I need to relax. (Rahatlamam gerek.)
- I need to get some sleep. (Biraz uyumam gerek.)
- I need to take care of myself. (Kendime bakmam gerek.)
Kişisel Gelişim
- I’m trying to be more positive. (Daha pozitif olmaya çalışıyorum.)
- I’m trying to be more patient. (Daha sabırlı olmaya çalışıyorum.)
- I’m trying to be more confident. (Daha özgüvenli olmaya çalışıyorum.)
- I’m trying to be more assertive. (Daha iddialı olmaya çalışıyorum.)
- I’m trying to be more organized. (Daha düzenli olmaya çalışıyorum.)
- I’m trying to learn new things. (Yeni şeyler öğrenmeye çalışıyorum.)
- I’m trying to improve my communication skills. (İletişim becerilerimi geliştirmeye çalışıyorum.)
- I’m trying to be a better person. (Daha iyi bir insan olmaya çalışıyorum.)
- I’m trying to find my purpose in life. (Hayattaki amacımı bulmaya çalışıyorum.)
- I’m trying to make a difference in the world. (Dünyada bir fark yaratmaya çalışıyorum.)
Diğer İfadeler
- It’s a beautiful day. (Güzel bir gün.)
- I’m so happy for you. (Senin adına çok mutluyum.)
- I’m so sorry to hear that. (Bunu duyduğuma çok üzüldüm.)
- Congratulations! (Tebrikler!)
- Good luck! (İyi şanslar!)
- I’m proud of you. (Seninle gurur duyuyorum.)
- I miss you. (Seni özlüyorum.)
- I can’t wait to see you. (Seni görmeye sabırsızlanıyorum.)
- I’m thinking of you. (Seni düşünüyorum.)
- I love you. (Seni seviyorum.)
Fikirler ve Görüşler
- In my opinion… (Bence…)
- I think that… (… diye düşünüyorum.)
- I believe that… (… olduğuna inanıyorum.)
- It seems to me that… (Bana öyle geliyor ki…)
- I agree with you. (Sana katılıyorum.)
- I disagree with you. (Sana katılmıyorum.)
- I see your point. (Söylediğini anlıyorum.)
- I understand what you’re saying. (Ne dediğini anlıyorum.)
- That’s a good point. (Bu iyi bir nokta.)
- I never thought of it that way. (Hiç o şekilde düşünmemiştim.)
Tavsiye ve Öneri
- I suggest that you… (Sana … yapmanı öneririm.)
- You should… (Sen … yapmalısın.)
- Why don’t you…? (Neden … yapmıyorsun?)
- Have you considered…? (… düşündün mü?)
- If I were you, I would… (Yerinde olsam, … yapardım.)
- It might be a good idea to… (… iyi bir fikir olabilir.)
- I recommend that you… (Sana … tavsiye ederim.)
- You could try… (… deneyebilirsin.)
- It’s worth a shot. (Denemeye değer.)
- What do you recommend? (Ne tavsiye edersin?)
Planlar ve Niyetler
- I’m planning to… (… planlıyorum.)
- I intend to… (… niyetindeyim.)
- I’m hoping to… (… umuyorum.)
- I’m going to… (… yapacağım.)
- I’m thinking about… (… düşünüyorum.)
- I’m considering… (… düşünüyorum.)
- I’ve decided to… (… yapmaya karar verdim.)
- I’m looking forward to… (… dört gözle bekliyorum.)
- I can’t wait to… (… yapmak için sabırsızlanıyorum.)
- I’m excited about… (… hakkında heyecanlıyım.)
Sorunlar ve Çözümler
- I have a problem. (Bir sorunum var.)
- I need your help. (Yardımına ihtiyacım var.)
- Can you help me with…? (… konusunda bana yardım eder misin?)
- I’m having trouble with… (… ile ilgili sorun yaşıyorum.)
- I don’t know what to do. (Ne yapacağımı bilmiyorum.)
- What should I do? (Ne yapmalıyım?)
- I need to find a solution. (Bir çözüm bulmam gerek.)
- I hope we can resolve this issue. (Umarım bu sorunu çözebiliriz.)
- I’m trying to figure it out. (Çözmeye çalışıyorum.)
- I’m sure we can work it out. (Eminim halledebiliriz.)
Diğer İfadeler
- It’s a pleasure to meet you. (Sizinle tanışmak bir zevkti.)
- It was nice talking to you. (Sizinle konuşmak güzeldi.)
- I’ll keep you posted. (Seni bilgilendireceğim.)
- Let me know if you need anything. (Bir şeye ihtiyacın olursa bana haber ver.)
- I’m always here for you. (Her zaman senin için buradayım.)
- You can count on me. (Bana güvenebilirsin.)
- I’m here to help. (Yardım etmek için buradayım.)
- Don’t hesitate to ask. (Sormaktan çekinme.)
- I’m glad I could help. (Yardımcı olabildiğime sevindim.)
- You’re welcome to join us. (Bize katılmaktan memnuniyet duyarız.)
Yemek ve Restoran
- I’d like to make a reservation for… (… için rezervasyon yaptırmak istiyorum.)
- We’re a party of… (… kişilik bir grubuz.)
- Can we have a table by the window? (Pencere kenarında bir masa alabilir miyiz?)
- What’s the special today? (Bugünün spesiyali nedir?)
- Can I see the menu, please? (Menüyü görebilir miyim lütfen?)
- I’ll have the… (… alacağım.)
- Can I get a… to go? (… paket alabilir miyim?)
- Can I have the check, please? (Hesabı alabilir miyim lütfen?)
- This is delicious! (Bu çok lezzetli!)
- I’m full. (Doydum.)
Alışveriş ve Mağazalar
- I’m looking for… (… arıyorum.)
- Do you have this in a different size/color? (Bunu farklı beden/renkte var mı?)
- Can I try this on? (Bunu deneyebilir miyim?)
- Where’s the fitting room? (Deneme kabini nerede?)
- I’ll take this. (Bunu alacağım.)
- Do you have a sale? (İndirim var mı?)
- Can I return this? (Bunu iade edebilir miyim?)
- I’d like to exchange this. (Bunu değiştirmek istiyorum.)
- Can I get a gift receipt? (Hediye fişi alabilir miyim?)
- Do you offer free shipping? (Ücretsiz kargo sunuyor musunuz?)
Otel ve Konaklama
- I’d like to book a room for… (… için bir oda ayırtmak istiyorum.)
- Do you have any vacancies? (Boş odanız var mı?)
- What’s the rate for a single/double room? (Tek/çift kişilik oda ücreti nedir?)
- Does the room have a view? (Odanın manzarası var mı?)
- Is breakfast included? (Kahvaltı dahil mi?)
- What time is check-in/check-out? (Giriş/çıkış saati kaç?)
- I’d like to order room service. (Oda servisi sipariş etmek istiyorum.)
- Can I have a wake-up call at…? (Saat …da uyandırma servisi alabilir miyim?)
- I need to change my reservation. (Rezervasyonumu değiştirmem gerek.)
- I’m checking out today. (Bugün çıkış yapıyorum.)
Havaalanı ve Uçuşlar
- I’m flying to… (… uçuyorum.)
- What time is my flight? (Uçuşum saat kaçta?)
- Where is my gate? (Kapım nerede?)
- Is my flight on time? (Uçuşum zamanında mı?)
- My flight has been delayed/cancelled. (Uçuşum ertelendi/iptal edildi.)
- I need to check in my luggage. (Bagajımı teslim etmem gerek.)
- I’d like to upgrade my seat. (Koltuğumu yükseltmek istiyorum.)
- Can I have a window/aisle seat? (Pencere/koridor koltuğu alabilir miyim?)
- I’m looking for the baggage claim. (Bagaj alım yerini arıyorum.)
- I lost my luggage. (Bagajımı kaybettim.)
Diğer İfadeler
- It’s a small world. (Dünya küçük.)
- It’s a piece of cake. (Çocuk oyuncağı.)
- It’s not rocket science. (Atom fiziği değil.)
- It’s not my cup of tea. (Benim tarzım değil.)
- It’s a matter of opinion. (Görüş meselesi.)
- It’s a matter of time. (Zaman meselesi.)
- It’s a matter of life and death. (Hayati mesele.)
- It’s a matter of principle. (Prensip meselesi.)
- It’s a matter of fact. (Gerçek bir mesele.)
- It’s a matter of urgency. (Acil bir mesele.)
Teknoloji ve İnternet (Devam)
- I’m having trouble with my computer. (Bilgisayarımla ilgili sorun yaşıyorum.)
- Can you help me fix my phone? (Telefonumu tamir etmeme yardım eder misin?)
- I need to buy a new laptop. (Yeni bir dizüstü bilgisayar almam gerek.)
- I’m addicted to social media. (Sosyal medyaya bağımlıyım.)
- I spend too much time online. (Çevrimiçi çok fazla zaman geçiriyorum.)
- I’m trying to cut down on screen time. (Ekran süresini azaltmaya çalışıyorum.)
- I’m learning how to code. (Kod yazmayı öğreniyorum.)
- I’m interested in cybersecurity. (Siber güvenlikle ilgileniyorum.)
- I’m worried about online privacy. (Çevrimiçi gizlilik hakkında endişeliyim.)
- I think technology is changing the world. (Teknolojinin dünyayı değiştirdiğini düşünüyorum.)
Çevre ve Doğa
- I’m concerned about climate change. (İklim değişikliği hakkında endişeliyim.)
- I’m trying to be more environmentally friendly. (Daha çevre dostu olmaya çalışıyorum.)
- I recycle/compost. (Geri dönüşüm/kompost yaparım.)
- I try to conserve water/energy. (Su/enerji tasarrufu yapmaya çalışırım.)
- I love spending time in nature. (Doğada vakit geçirmeyi severim.)
- I like to go hiking/camping. (Doğa yürüyüşüne/kamp yapmaya gitmeyi severim.)
- I’m interested in learning more about plants and animals. (Bitkiler ve hayvanlar hakkında daha fazla şey öğrenmekle ilgileniyorum.)
- I think it’s important to protect the environment. (Çevreyi korumanın önemli olduğunu düşünüyorum.)
- I’m worried about pollution. (Kirlilik hakkında endişeliyim.)
- I’m trying to reduce my carbon footprint. (Karbon ayak izimi azaltmaya çalışıyorum.)
Politika ve Toplum
- I’m interested in politics. (Politikayla ilgileniyorum.)
- I vote in every election. (Her seçimde oy kullanırım.)
- I’m a member of a political party. (Bir siyasi partinin üyesiyim.)
- I’m concerned about social justice. (Sosyal adalet hakkında endişeliyim.)
- I volunteer my time to help others. (Başkalarına yardım etmek için gönüllü olarak zamanımı veririm.)
- I donate to charity. (Hayır kurumlarına bağış yaparım.)
- I believe in equality for all. (Herkes için eşitliğe inanıyorum.)
- I’m against discrimination. (Ayrımcılığa karşıyım.)
- I think it’s important to be involved in your community. (Toplumunuzda yer almanın önemli olduğunu düşünüyorum.)
- I want to make a difference in the world. (Dünyada bir fark yaratmak istiyorum.)
Diğer İfadeler
- It’s a deal. (Anlaştık.)
- It’s a secret. (Bu bir sır.)
- It’s a surprise. (Bu bir sürpriz.)
- It’s a shame. (Çok yazık.)
- It’s a pity. (Ne yazık.)
- It’s a relief. (Oh be dünya varmış.)
- It’s a miracle. (Bu bir mucize.)
- It’s a blessing. (Bu bir nimet.)
- It’s a curse. (Bu bir lanet.)
- It’s a dream come true. (Rüya gibi.)
Son İfadeler
- I’m grateful for… (… için minnettarım.)
- I’m thankful for… (… için müteşekkirim.)
- I’m blessed to have… (… sahip olduğum için şanslıyım.)
- I’m lucky to have… (… sahip olduğum için şanslıyım.)
- I’m happy with my life. (Hayatımdan memnunum.)
- I’m content with what I have. (Sahip olduklarımdan memnunum.)
- I’m living my best life. (Hayatımın en iyisini yaşıyorum.)
- I’m enjoying the journey. (Yolculuğun tadını çıkarıyorum.)
- I’m looking forward to the future. (Geleceği dört gözle bekliyorum.)
- I’m living in the moment. (Anı yaşıyorum.)
Bu liste ile birlikte toplam 500 cümleye ulaşmış bulunuyoruz. Bu cümleleri öğrenerek ve kullanarak İngilizce iletişim becerilerinizi geliştirebilir, daha akıcı konuşabilir ve kendinizi daha iyi ifade edebilirsiniz.