Güneş Sistemi, Güneş’i ve onun çekim kuvvetiyle bağlı olarak yörüngesinde dönen sekiz gezegeni, bunların uydularını, cüce gezegenleri ve milyonlarca küçük gök cismini içerir. Bu gök cisimleri arasında asteroidler, kuyruklu yıldızlar ve meteorlar bulunur. Güneş Sistemi, yaklaşık 4,6 milyar yıl önce bir gaz ve toz bulutunun çökmesiyle oluşmuştur.
Güneş, Güneş Sistemi’nin merkezinde yer alır ve toplam kütlenin %99,8’ini oluşturur. Bu devasa yıldız, sistemdeki tüm cisimler için bir enerji kaynağıdır ve onların yörüngede kalmasını sağlayan çekim kuvvetinin kaynağıdır. Güneş Sistemi’nin gezegenleri sırasıyla Merkür, Venüs, Dünya, Mars, Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün’dür. Her bir gezegenin kendine özgü özellikleri, atmosferi ve bazılarının kendi uyduları vardır.
Güneş Sistemi, Samanyolu galaksisinin bir parçasıdır ve galaksinin merkezinden yaklaşık 27.000 ışık yılı uzaklıkta bulunur. Bu muazzam sistem, evrenin yapısını ve kökenini anlamamızda kilit bir rol oynar. Güneş Sistemi’nin incelenmesi, insanlığın uzayı keşfetme arzusunu ateşlemiş ve bilim insanlarını yeni teknolojiler geliştirmeye yönlendirmiştir. Bu keşifler, Dünya dışı yaşam arayışı ve uzayın derinliklerindeki diğer gizemler hakkında daha fazla bilgi edinme umudunu canlı tutmaktadır.