“Can’t stand” ifadesi, İngilizcede bir kişinin bir şeyi veya bir eylemi çok sevmediğini veya tahammül edemediğini belirtmek için kullanılır. İşte bu ifade ile ilgili birkaç cümle örneği:
1. I can’t stand being in crowded places; it makes me feel anxious.
2. She can’t stand the taste of olives.
3. He can’t stand watching horror movies; they are too scary for him.
4. They can’t stand doing nothing; they always want to be busy with something.
5. My brother can’t stand it when people are late.