Az bilinen aşk şiirleri, gizli kalmış hazineler,
Sözlerin denizinde yitik, keskin ve nazik nemler.
Her biri bir yürek çığlığı, fısıltısında bir esrar,
Aşkı anlatır, derinden, cesurca ve har.
Kim bilir hangi köşede, hangi kitabın arasında,
Sararmış sayfalarda saklı kalmış bu sırlar?
Belki bir çatı arasında, tozlu bir sandığın bağrında,
Unutulmuş, bekleyen, zamanı aşan yıldızlar.
Her satırında bir umut, her kelimesinde bir hayal,
Kimler ağlamış, kimler gülmüş, kimler için yazılmış?
Gecenin koynunda bir yaradana sesleniş belki de,
Ya da özlemle dolup taşan duygusal bir sancı.
Bu şiirler, birer birer aşkın özünü döküyor,
Bilinmeyene yolculukta, eski sevdaları çağırıyor.
Elleri titreyen şairin, kağıda dökülen gözyaşı,
Silinmiş, silinmesine rağmen hâlâ orada, her aşığın içinde yaş.
Bulun onları, okuyun onları, canlandırın tekrar,
Her bir harfi, her bir sözü kutsanmış adeta.
Az bilinen aşk şiirleri, var oluşun sıradan anlarında,
Bize eşlik eder, aşkla dans eder, yürekteki ayrı dünyalarda.