Gözler ufukta, yürekler yangın yerinde,
Her adımda bir özlem, her sözde vatan sesi.
Askerin mektubu gelir dağları, denizi aşarak,
Dolup taşar gözler, okunurken her bir hecesili.
Kimi hasretle sayar yıldızları geceleyin,
Kimi anlatır sevdasını, kara toprağa serilir.
Her bir mısra bir umut, her bir kıta bir yürek,
Asker şiirleri, vatan aşkıyla bezeli bu mektup.
Kum saati gibi akar zaman, mevzilere doğru,
Kalem siper, kağıt mevzi, mermi yerine sözcük.
Güneşin doğuşu gibi bir umut, bekleriz hep birlik,
Bir gün mutlaka döner buram buram hasretlik.
Saçları rüzgar, gözleri dumanlı dağlar gibi,
Her bir asker, vatanın bağrında bir yemin gibi.
Şiirleriyle döker içini, döker de doldurur,
Her bir satırda aile, değer, düş ve iman bulur.
Birlikte yaralananlar, aynı toprağa basanlar,
Hem kalem, hem silah tutan bu vatan aslanlar.
Mızrak gibi kalemlerden, tertemiz umutlar fışkırır,
Türkü olur, nağme olur, gönlü yareler sarar.
Asker şiirleri, tezkirelerde kalan kahramanlık,
Her bir mısra, ecdadın ruhuyla dolup taşar.
Yazdıkça çoğalır, her bir harfte vatan, bayrak,
Bir tutku, bir aşk, ve her daim yaşanacak zaferler anlatır.