Almanca uzun cümle örnekleri öğrencilerin veya Almanca öğrenenlerin dil bilgisini pekiştirmesine ve cümle yapılarını daha iyi anlamasına yardımcı olabilir. İşte bazı örnekler ve Türkçe karşılıkları:
1. Almanca: Obwohl er schnell laufen musste, um den Zug zu erreichen, hat er es geschafft, rechtzeitig am Bahnhof anzukommen und seiner Freundin zum Geburtstag zu gratulieren.
Türkçe: Treni yakalamak için hızlı koşmak zorunda olmasına rağmen, zamanında istasyona varmayı başardı ve kız arkadaşının doğum gününü kutlamak için ona yetişti.
2. Almanca: Wenn wir nächsten Sommer nach Deutschland reisen können, möchten wir viele historische Städte besuchen, in kleinen Cafés Kaffee trinken und die lokale Kultur durch den Besuch von Museen und Kunstgalerien kennenlernen.
Türkçe: Gelecek yaz Almanya’ya seyahat edebilirsek, birçok tarihi şehri ziyaret etmek, küçük kafelerde kahve içmek ve müzeler ile sanat galerilerini ziyaret ederek yerel kültürü tanımak istiyoruz.
3. Almanca: Sie erzählte mir, dass sie, bevor sie nach Hause kam, im Supermarkt einkaufen gegangen war, um alles Notwendige für das Abendessen zu kaufen, aber leider war der Supermarkt so überfüllt, dass sie viel Zeit verloren hatte.
Türkçe: Eve gelmeden önce akşam yemeği için gerekli her şeyi almak üzere süpermarkete alışverişe gittiğini söyledi ama ne yazık ki süpermarket çok kalabalıktı ve çok zaman kaybetmiş.
4. Almanca: Obwohl er wusste, dass es schwierig sein würde, die Prüfung zu bestehen, ohne genügend zu lernen, hat er sich die letzten Wochen vor der Prüfung sehr angestrengt und war überrascht, als er erfuhr, dass er einer der besten in seiner Klasse war.
Türkçe: Yeterince çalışmadan sınavı geçmenin zor olacağını bilmesine rağmen, sınavdan önceki son haftalarda çok çaba gösterdi ve sınıfındaki en iyilerden biri olduğunu öğrendiğinde şaşırdı.
5. Almanca: Nachdem sie den ganzen Tag in verschiedenen Geschäften nach einem passenden Geschenk für ihre Mutter gesucht hatte, fand sie schließlich in einem kleinen Laden am Stadtrand das perfekte Geschenk, das ihre Mutter sicherlich lieben würde.
Türkçe: Anneleri için uygun bir hediye bulmak için tüm gün çeşitli mağazalarda aradıktan sonra, nihayet şehir dışındaki küçük bir dükkanında annesinin kesinlikle seveceği mükemmel hediyeyi buldu.