Sır, bir veya birkaç kişi tarafından bilinen ve genellikle başkalarından saklanan bilgi veya durumu ifade eder.
1. Annesiyle arasında geçenleri sır olarak saklaması gerektiğini biliyordu.
2. Bu gizemli kitap, asırlar boyunca saklanan eski bir sırrı açığa çıkarıyordu.
3. Odaya girdiğinde herkesin fısıldaştığını duyunca, paylaşılan bir sır olduğunu anlamıştı.
4. Sırrı açıklamamak onun da üzerinde büyük bir yük oluşturuyordu.
5. Eski dostu, yıllar sonra ortaya çıkan sırlar yüzünden ona küsmüştü.
6. Polis, cinayetle ilgili sırrı çözmek için delilleri titizlikle inceledi.
7. Birbirlerine duydukları güveni pekiştirmek amacıyla sırlarını paylaşmaya karar verdiler.
8. Aile içindeki sır, yıllar sonra yanlışlıkla ortaya çıkınca herkes şaşkına döndü.